MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT NEDİR? MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVALARI...
- Av. Abdullah ARSLAN
- 25 Kas 2020
- 5 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 9 Mar 2021

I. GENEL
Maddi Tazminat Davası, hukuka uygun olmayan bir işlem veya eylemden ötürü, eylemden veya işlemden etkilenen kimsenin malvarlığında yaşanan eksilmenin giderilmesi, Manevi Tazminat Davası ise yine aynı işlem sebebiyle bireyin yaşadığı üzüntü, psikolojik sorunlar, keder ve yıpranmayı tazmin etmeyi amaçlayan bir dava türüdür.
II. TAZMİNAT DAVALARI KİME KARŞI AÇILIR?
Maddi ve manevi tazminat davası, maddi ve manevi zarara neden olan eylem veya işlemi yapan gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır.
Haksız fiil söz konusu ise, haksız fiili gerçekleştiren kişi davalı olacaktır. Ancak haksız fiili işleyen kişi ile birlikte söz konusu fiilden sorumlu olan başkaları da olabilir. Örneğin haksız fiilin faili ile iş ilişkisi olan işveren, iş nedeniyle 3. kişiye karşı verilen zarardan sorumludur. Motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölmesi, yaralanması veya eşyanın zarara uğramasına neden olursa tazminat hukuku gereği ilgililerin tazminat sorumluluğu vardır (Karayolları Trafik Kanunu md. 85/1). Trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası, aracın sürücüsü, işleteni, sahibi ile aracı sigortalayan sigorta şirketine karşı birlikte veya ayrı ayrı açılabilir. Hatalı tedavi sonucunda maddi ve manevi zarara uğrayan kişi, hatalı tedaviyi uygulayan doktora karşı, doktorun çalıştığı hastaneye veya sağlık kuruluşuna, doktor Sağlık Bakanlığı'nda görevli ise bakanlığa karşı dava açabilir.
III. GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME
Ticari nitelikte olmayan tüm tazminat davaları talep edilen tazminat miktarı fark etmeksizin ''Asliye Hukuk Mahkemeleri'' nde açılır. Ticari ilişkiden kaynaklanan tazminat davaları için görevli mahkeme ''Asliye Ticaret Mahkemesi'' dir. Devletin yani idarenin eylem veya işlemleri sonucunda ortaya çıkan hasarların tazmini için açılacak davalarda ise görevli mahkeme işin niteliğine göre ''Vergi Mahkemeleri'' veya ''İdare Mahkemeleri'' dir.
Yetki bakımından ise tazminat davaları tüm davalar için yetkili yer olan davalının ikametgahında, davalı tüzel kişi (şirket, vakıf, dernek, üniversite vs.) ise tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesinde açılabilir. Davalı sayısı birden fazla ise, tazminat davası herhangi birinin yerleşim yerinde açılabilir. Sözleşmenin ihlali nedeniyle açılacak tazminat davaları, yukarıdaki yetkili mahkemelerde açılabileceği gibi sözleşmenin ifa edileceği yerdeki asliye hukuk mahkemesinde de açılabilir.
Haksız fiil (trafik kazası, iş kazası, doktor hatası vs.) nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat davası, yukarıda belirttiğimiz genel yetkili mahkemelerde açılabileceği gibi aşağıdaki mahkemelerde de açılabilir:
Haksız fiilin işlendiği yer mahkemesinde tazminat davaları açılabilir.
Zarar haksız filin işlendiği yerden başka bir yerde meydana gelmişse, zararın meydana geldiği yerde de tazminat davası açılabilir. Örneğin, İstanbul’da bilişim sistemi üzerinden İzmir’de bulunan bir şirkete zarar verildiğinde hem İstanbul mahkemeleri hem de zararın meydan geldiği yer olan İzmir mahkemeleri yetkilidir.
Haksız fiillerde zarar görenin ikametgahında da tazminat davası açılabilir. Örneğin, Balıkesir’de iş kazası geçiren bir işçinin ikametgahı İstanbul’da ise tazminat davası İstanbul’da da açılabilir.
IV. MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI HANGİ NEDENLERLE AÇILABİLİR?
Maddi ve manevi tazminat davaları, bir fiil veya işlem neticesinde uğranılan haksız bir maddi veya manevi zararı gidermek amacıyla açılır. Tazminat davaları, çoğunlukla haksız fiile ya da sözleşmeye aykırılığa dayanıyorken, her zaman böyle olması şart değildir. Aşağıdaki sayılan nedenlerden herhangi biri de (bu nedenler sınırlı sayıda değildir) tazminat davası açmak için yeterlidir.
Boşanma davası ile birlikte açılan maddi ve manevi tazminat davası
Doktorların hatalı uygulamalarından kaynaklanan malpraktis davaları
Telif haklarının ihlali nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası
Yazılı veya görsel basın veya sosyal medya üzerinden kişilik haklarına saldırı nedeniyle açılan manevi tazminat davası
Suç işlenmesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası
Sözleşmeye aykırılık nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası
İş hukukundan kaynaklanan tazminat davaları
Trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası
V. SÜRE VE ZAMANAŞIMI
Maddi ve manevi tazminat istemi içeren dava türlerinde dava açma süresi tazminat isteminin sebebine göre farklılık göstermektedir. Maddi ve manevi tazminat davaları süre açısından aşağıdaki şekilde gruplandırılabilir;
Davaya konu olan fiil suç teşkil ediyorsa, söz konusu fiil için ilgili kanunlarda daha az zamanaşımı süresi öngörülse dahi ceza kanununda o fiil için öngörülen zamanaşımı süresi geçerli olur. Ceza kanunundaki temel dava zamanaşımı süresi geçse bile, ceza davası devam ediyorsa yani uzamış dava zamanaşımı devreye girmişse, ceza davası devam ettiği müddetçe de tazminat davası açılabilir.
Maddi ve manevi tazminat davalarının birçoğu haksız fiil olarak nitelenen fiillerden kaynaklanır. Örnek verilecek olursa kişinin bütünlüğüne veya manevi şahsiyetine karşı suç işlenmesi, hatalı tedavi, trafik kazası, hakaret vb. sayılabilir. Bu tür haksız fiiller için zamanaşımı süresi fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, her halükarda ise 10 yıldır (fiil ve fail daha sonradan öğrenilse dahi) . İşlenen haksız fiil aynı zamanda Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil ediyorsa, borçlar hukukundan kaynaklanan zamanaşımı süresinden daha uzun olmak kaydıyla TCK'daki zamanaşımı süresi uygulanır.
Türk Medeni Kanunu'nun uygulanacağı boşanma davaları neticesinde maddi - manevi tazminat davası açma süresi ise 1 yıldır. Bu süre boşanmanın kesinleşmesinden itibaren başlar.
Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesine göre ise sözleşmenin ihlali nedeniyle açılacak tazminat davalarında zamanaşımı süresi 10 yıldır.
Trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasının zamanaşımı süresi, trafik kazasının meydana gelmesi ve fiili işleyenin öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, fiil ve fail daha sonra öğrenilse bile her halukarda 10 yıl içinde dava zamanaşımına uğrar (Karayolları Trafik Kanunu md. 109). Ancak, trafik kazası neticesinde ölüm veya yaralama gerçekleşmişse, ceza kanunun bu fiil için öngördüğü dava zamanaşımı süresi daha fazla ise, bu durumda dava zamanaşımı süresi ceza hukuku dava zamanaşımı ilkelerine ve sürelerine göre belirlenir.
VI. MADDİ TAZMİNAT HESAPLANMASI
Maddı tazminatın hesaplanması oldukça teknik bir konudur. Maddi tazminatın kapsamını belirleyen aşağıdaki unsurlar mevcuttur :
Direkt olarak uğranılan maddi zarar
Meydana gelen olayda tarafların karşılıklı kusur oranları
Eğer olay sonucunda maluliyet oluşmuşsa maluliyet oranı
Örnek verecek olursak;
Trafik kazası neticesinde malul olan (yaralanan) kişinin maluliyet oranını %50 olarak kabul edelim. Maluliyete uğrayan kişinin (davacının) olaydaki kusurunu %10, davalının ise %90 olarak kabul edelim. Malul olan kişinin yaşını 25, maaşını 4000 TL olarak kabul edelim. Hesap genel hatları ile yapılacak olursa :
Malul olan kişinin 72 yaşına kadar işgücüne katılım gösterebileceği kabul edilir. Malul kişinin 65 yaşına kadar aktif, 72 yaşına kadar ise pasif çalışma süresi hesaplanır. Örneğimizde malul olan kişi 40 yıl aktif, 7 yıl pasif çalışma yapacaktır.
Malul olan kişinin işgücü kaybı her ay için ayrıca hesaplanmalıdır. Bu durumda 4000 TL maaş olan malul kişinin maaşından kusur oranı olan %10 düşülmeli, bulunan miktar maluliyet oranı olan %50 ile çarpılmalıdır. Örneğimizde 4000 - 400 : 3600, 3600 x %50 : 1800 TL işgücü kaybı ortaya çıkacaktır. Yıllık gelir kaybı 21.600 TL olacaktır.
Bulunan yıllık gelir kaybı, aktif ve pasif çalışma süresi olan 47 yıl ile çarpılır. Elimizdeki örneğimizde 21.600 X 47 : 1.015.200 TL olacaktır.
Ancak bulunan bu tutardan iskontolama yöntemi nedeniyle %30'luk bir indirim yapılacaktır.
Ayrıca, tazminata neden olan olay ile ilgili malul olan kişiye gelir bağlanmışsa, bağlanan gelirin peşin sermaye değeri hesaplanan tazminat miktarından düşülür.
VII. MANEVİ TAZMİNAT HESAPLANMASI
Manevi tazminatın hesaplanmasında maddi tazminata ters olarak kanunda herhangi bir metot vb. belirtilmemiştir. Manevi tazminatın miktarı, uygulamada yerleşik bir kaç kriter ile belirlenir. Manevi tazminatı belirleyen kriterler şunlardır:
Mevcut durumun özellikleri
Olaya karışan tarafların maddi durumları
Olaya karışan tarafların kusur oranları
Meydana gelen manevi zararın büyüklüğü (örneğin ölüm ile hakaretten dolayı verilecek tazminat miktarları çok değişebilecektir.)
Olay tarihi itibariyle paranın satın alma gücü
VIII. SONUÇ
Hukuk pratiğinde oldukça sık rastlanılan davalar olan maddi ve manevi tazminat davalarında teknik hesaplamalar ve uygulamaya hakim olmak büyük önem arz etmektedir. Bu sebeple Aren Hukuk Bürosu olarak hem davalı hem de davacı olarak karşılaşabileceğiniz bu dava türlerinde bir hukuk bürosundan hukuki yardım almanızı öneriyoruz.
Comments